17 Nisan 2019 Çarşamba

YENİ NESİL MEDYA

'Yeni Medya'nın Gazetecilik Üzerinde Ki Etkisi' Üsküdar Üniversitesinde Konuşuldu

Üsküdar Üniversitesinde Sağlık, Kültür ve Spor Direktörlüğü ve Yeni Medya Kulübü'nün ortak düzenlediği "Yeni Medya'nın Gazetecilik Üzerinde ki Etkisi" söyleşisi gerçekleştirildi. Programa konuşmacı olarak Yenişafak Gazetesi ve GZT Editörü-Gazeteci Yunus Emre Şahin, Gazeteci Nazif Menteş katıldı.

Güney yerleşkede gerçekleşen etkinlikte konuşmacılar kendilerinden ve kariyerlerinde geldikleri noktalardan bahsetti. Öğrencilerin Gazeteciliğe dair akıllarındaki soru işaretlerini giderdiler. Haber nasıl yazılır, haberde nelere dikkat edilmesi gerekir, canlı yayın ve videolar nasıl yapılır? Sorularını cevapladılar.

"İnternetin gücü her geçen gün artıyor"

Alışılmış medya tarafından bakıldığı zaman televizyon ve gazetenin devam edeceğini fakat internetin bundan çok daha ileriye gideceğinin altını çizen Yunus Emre Şahin "interneti yıllardır kullanıyor olmamıza rağmen aslında çok başında olduğunu bunun için yapay zeka ve yeni teknolojileri kattığımızda internetin emekleme aşamasında olduğunu" söyledi.

"Çağımızın sorunu kitap okumamak"

Kitap okumanın çok önemli olduğunu belirten Şahin, çağımızda her ne kadar bu işten para kazanılsa da sosyal mecralarda çok fazla vakit harcandığını ve çağımızın hastalığının odaklanmamak olduğunu dile getirdi. Bunu geliştirmek için de başvurulabilecek yollardan birinin de kitap okumak olduğunu söyledi.

"Sade bir haber, cafcaflı bir haberden daha çok okunur"

Haber yazarken dikkat edilmesi gerekenlere ilişkin de şunları söyledi. Öncelikle belli bir taslağı olması gerektiğini, giriş-gelişme-sonuç bölümlerinin olmasının önemli olduğunu, kelimelerin birbiriyle uyumuna dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. İnsanların haberden sıkılmaması için sade ve anlaşılır bir dilin kullanılması gerektiğinin önemli olduğunu da ekledi.

"Hafızanızı diri tutun"

Gündem takibi kadar geçmişi hatırlamanın da önemli olduğunu vurgulayan Gazeteci Menteş ise "Gündem takibi gazeteciliğin temelidir. Ama geçmişi de çok iyi kovalamak lazım. Bir yerde bir şey iz bıraktıysa senin de o ize dahil olman lazım. 5 yıl önce olan bir şey bizim için hiçbir anlam ifade etmiyorken 2025'te o şey bizim için önemli olabilir. O yüzden hafızamızı diri tutmamız lazım." şeklinde konuştu.

"Bill Gates yılın iki haftasını sadece kitap okumaya ayırıyor"

Kitap okumamaya gerekçe olarak yoğunluğun gösterilemeyeceğini Bill Gates'ten yola çıkarak açıkladı. Bill Gatesin her senenin iki haftasını sadece kitap okuması için ayırdığını belirten Menteş, Gates'in o yoğunlukta kitap okumaya vakit bulup, bir çok kişinin bulamıyor olmasını da
anlamakta zorluk yaşadığını söyledi.


Söyleşinin sonunda katılımcılara teşekkür belgesi takdim edildi.



Toplu fotoğrafın çekilmesi ile program sona erdi.


Haber ve Fotoğraflar : Şermin Koyuncu

23 Mart 2019 Cumartesi

SİLİNMEYEN HATIRALAR. RADYO!!!


Radyo dinler misiniz? 
Evet, dinlerim ama eskisi kadar değil. Günümüzde birden fazla yayın aracı olduğundan ötürü radyo dinlemeye pek zaman bulamaz olduk. ayrıca şimdi ki radyo yayınları eski radyo yayınlarının yerini tutmuyor.
İlk radyoyu ne zaman aldınız?
Yanlış hatırlamıyorsam 1973 - 1974 yıllarıydı. Biz köyde oturduğumuz için zaten o zamanlarda  köyde televizyon bile yoktu. Babam İstanbul da çalışırken almıştı. Gurbetten döndüğünde getirmiş biz nasıl çalıştığını bile bilmiyorduk. Bizim için büyük bir lükstü. 
O zamanlar hangi kanalları dinlerdiniz?
Hatırladığım kadarıyla o zamanlarda TRT RADYO vardı. Sabah 7 gibi İSTİKLAL MARŞI ile yayın başlardı. Çocuk bahçesi, Arkası yarın isimli programlar vardı. Türk sanat müziği arabesk şarkılar çok popülerdi.Tarlada çalışırken ağacın dalına asar dinlerdik. Akşam 7-8 civarı Haberler başlardı. sonrasında yine Türk sanat müziği verilir bunun yanı sıra perşembe akşamları dini programlar sunulur dini sohbetler yapılır ve gece 12 de yayın dururdu. 
Radyo da gündemden haberler verildiğinde, haberlerin doğruluğuna inanır mıydınız?
Kesinlikle evet. Çünkü TRT devlet radyosu olduğundan hemde başka radyo kanalı olmadığından inanırdık. O zamanlar da radyo bizim tek ulaşabildiğimiz yayın aracımızdı. Babam haftanın bazı günleri kasabaya iner ve ev ihtiyaçlarını alırken gazete de alırdı. O zamanlar hatırladığım kadarıyla daha çok BULVAR, HÜRRİYET, TERCÜMAN gazetelerini okurduk O yüzden gazeteye ulaşımımız daha zordu. Ama gazete de yayınlanan haberler radyoda da yayınlanıyordu. Elektriğin bile bazı akşamlar da kesilip karanlıkta kaldığımız o yıllar da radyo bizim ışık kaynağımızdı.
O yıllarda yayın yapılırken bu günkü gibi çok sık reklam verilir miydi?
Evet, verilirdi. Ama bu günkü kadar değil. Bu günkü reklamlar hem sık hemde çok çeşitli. O zamanlar da sık reklam verilmez, ağırlıklı olarak Banka ve çiklet (sakız) reklamları yayınlanırdı. Bu nedenle radyo dinlemekten sıkılmazdık. Şimdi ki reklamların çok olmasından dolayı radyo dinleyicileri de azaldı.
Son olarak; Günümüzde kullandığımız yayın araçlarının (tv, gazete, sosyal medya vb.) yerine radyoyu tercih eder miydiniz?
Tabiki ederdim. şimdi ki insanlar telefondan, televizyondan başlarını kaldırmaya fırsat bulamıyorlar. Ama eskiden radyo dinlenirken sohbette ederdik. Dolayısıyla aramızda ki bağlar kuvvetlenirdi. Şimdi ise bırakın sohbet etmeyi birbirimize selam veremez hale geldik. Bu nedenle radyo bizim için çok kıymetliydi.